•   Oğuz Türkleri toplumlarında nesil boylarına yaratılış isimleri veren bilge toplumdur.

      Türkler balalarına "Bilge" ismi koyup onların bilge insan olmasını istemişlerdir.

      "Bilge Kağan yazıtları" nesline öğüt veren "bilge ata"nın tarihi belgeleridir.

      830 İslamiyetin altın çağı "bilgelik evleri"nin kurulması ile başlar ve 1550 "bilim kitaplarının yakılması" ile sona erer, Halife Memun "Bilgelik evlerinde" dünyadaki bütün kitapları toplamış ve Arapçaya çevirerek Bilimsel Müslüman toplum oluşturmuştur.

      Bilim toplumu ana dilde bilgilerle oluşur, dil toplumun özüdür .

      900 Farabi(Kazakistan Türkü Tarkani) hocaların hocası olarak bilinir ve 70 dil bildiği tarihi kayıtlarda yer almıştır. İmam Maturidi inanç ile bilimi birlikte yaşayan ve öğütleyen bilgedir. Selçuklular "Bilge Türk Toplumu" oluşturmuş Müslüman Türklerdir, bilgelere hiçbir sınırlama getirmemişlerdir.

    • Dünya teknoloji yaşamı endüstri üzerine kurulmuştur.

      Endüstri üretim demektir.

      İnsanlar ihtiyaçlarını temin etmek için çalışırlar, iş kurarlar, işleri yapmak için de iş gereçleri gerekir,  iş gereçleri üretmekte bir iş olarak iş hayatının gereği olur.

      köy ekmeği

      Endüstrilerin maliyetleri iş  aletlerinin gelişimi ile orantılıdır.

      Endüstriyel giderlerin başında zaman, ham madde ve insan giderleri vardır, zaman ve insandan kazanım otomasyon çalışmaları ile mümkündür, otomasyon çalışmaları insanların işlerini yapan makineleşmedir.

      Makineleşme insanların işlerini yaparak insanların bedensel hareketlerini de rahatlatır, bu durum kazanç mıdır yoksa kayıp mıdır tam olarak tesbit edilememiştir..

      Her otomasyon çalışmasının verimlilik sınırı vardır..

      robot

      Dünya artık teknoloji hızını robot çalışmalarına kadar ileri seviyeye getirmiştir, bu gelişme ihtiyaç mıdır bilinmez..

İNSANLARIN YILLIK YAŞAM PERİYODU – DÜNYANIN YILLIK DÖNGÜSÜ,canlıların yıllık yaşam periyodu (tekrarı)

DÜNYA 23.5 DERECE EĞİK OLARAK KENDİ ETRAFINDA DÖNER VE BU DÖNÜŞÜ GÜNEŞİN ETRAFINDA BİR YILDA TEKRARLAYARAK SÜRDÜRÜR; BUNDAN DOLAYIDIR’Kİ DÜNYA’DA MEVSİMLER OLUR VE HAYAT DEVAM EDER, mevsimler olmasaydı Dünyada hayat olmazdı, “Dünyadaki hayatın varlığı bu döngüsel sistemden dolayıdır”.
DÜNYANIN-23.5-DERECE-EĞİMLİ-DÖNÜŞ-EKSENİ
Bu döngüsel haraketin yıllık periyodu yani tekrarı dört mevsimi oluşturur.
İNSANLARIN ANATOMİK ÖZELLİĞİNE GÖRE COĞRAFYA VE MEVSİMLER ÖNEMLİDİR
İNSANLARDA HER CANLI GİBİ PERİYODİK BİR YAŞAM SÜRERLER; BU PERİYOTLARI DÜNYANIN DÖNGÜLERİNE GÖRE YAŞARLAR, YILLIK ZAMAN PERİYODU İNSANLARIN MEVSİMSEL İHTİYAÇLARINI OLUŞTURUR
.
-İlkbahar
-Yaz
-Sonbahar
-Kış
.
.
İLKBAHAR MEVSİMİ KUZEY YARI KÜREDE KIŞTAN DONUK (KARLI) VE SOĞUK BİR YAŞAMDAN  DÖNÜŞTÜR; BU TARİHTEN SONRA GÜNEY YARI KÜRE UYKUYA YATACAKTIR.
İlk bahar mevsimi 21 mart’ta başlar , 21 martta gece ve gündüz zamanları eşittir; çünkü dünyanın dönüş ekseni güneşe eşit durumdadır yani dikey durumdadır.
Bu tarihten sonra güneşin etkisi yeryüzünde yüklediği ısının varlığıyla kendisini gösterir.
.
20 şubat- Önce hava sıcaklığı yüklenir; ve esintisi ısı tesiri gösterir, yani estiği yeri ısıtır.
Havanın ısısı ile açık havadaki görüş kısıtlaması görülür, yani 21 mart öncesinde gördüğümüz uzaklıklardaki net görüntüleri göremeyiz, ÇÜNKÜ HAVADAKİ ISI GÖRÜŞ UFKUNA (BARİYER) ENGEL OLUŞTURUR.
.
27 şubat- Sonra suyu yükler; sonra suda etkisini gösterir yani “sular haraket ederek birleştikleri maddeleri ısıtır” ve bu durum su ile temas eden bitkilerin yeniden mevsimsel uyanışla haraketini başlatır.
SUDAKİ CANLI HAYATIN HARAKETİNİ SAĞLAR
.
3 mart-EN SON TOPRAĞA DÜŞER YANİ ETKİSİ GÖRÜLÜR; TOPRAKTAKİ ETKİSİNİ GÖZ İLE GÖRMEK MÜMKÜNDÜR;
Cemre düştükten sonraki Dünya üzerindeki Maddeler Güneşin ısısını yüklenir. Dikkatlice bakıldığında ısının Maddelerin üzerindeki yalınımı gözlemlenir.
Bazı hallerde serap görülür; buda Dünyanın topraküstü seviyesinde bir “Manyetik Bariyer (ÖNLEYİCİ) oluşumu”nun çok rahat bir şekilde görülmesidir, bu bariyer (ÖNLEYİCİ) görüntüyü şekillendirir ve değişik bir görüntü oluşumu gürülür, aslında bu oluşumda “Manyetik Isı Yükü”nü görürüz ve arkasındaki görüntünün önünde oluştuğu için arkadaki görüntüyü engeller, yada kısmi engeller, fakat her zaman her yede görülmez, özellikle çöllerde çoğu zaman görülür, önünde bir deniz varmış gibi bir görüntü oluşturur.
.
.
“Güneşin oluşturduğu kor” ; Cemrenin kelime anlamı ‘kor halindeki ateş’tir Cemre Düşmesi güneşin “ENERJİSİNİ DÜNYAYA” yüklemesi demektir.
.
Bu yüklemelerden sonra YENİ BİR UYANIŞ, YENİ BİR HAYAT DÖNGÜSÜ BAŞLAR VE DÜNYADAKİ BÜTÜN VARLIKLAR BUNU HİSSEDER VE KENDİLERİNİ YENİ YAŞAM ŞEKLİNE UYDURURLAR..
BAZI HAYVANLAR KIŞIN YATTIĞI UYKUDAN ÇOK VARKLI FİZİKSEL YAPIYLA UYANIR;
.
TIRTIL VE KELEBEK BUNLARDAN BİRİDİR, bahar geldiğinde çiçekler le birlikte kelebeklerde birer canlı çiçek gibi kısa yaşamlarını oluştururlar.
.
KUTUP BÖLGELERİNDE AYILAR KIŞIN UYKUYA YATAR  VE BU MEVSİM GELDİĞİNDEDE UYANIRLAR.
.
AYRICA SICAK KANLI HAYVANLAR DEDİĞİMİZ SÜRÜNGENLERDE BU ZAMANDA UYANIRLAR VE KIŞIN UYUYMAYA BAŞLADIKLARI HAYATLARINI TEKRAR UYANARAK DEVAM ETTİRMEYE BAŞLARLAR.
.
insanlar mevsimlerden en az etkilenen canlılardır;
İnsanlar dünyanın her yerinde hayatlarını devam ettiren canılıardır.
Farklı coğrafya ve farklı mevsimlere  yaşamlarını düzenlerler
İnsanlar sıcak kanlıdır ve vücut ısıları her türlü şartta değişmez; 50 derece sıcaktaki bir insanın vücut ısısı ile 50 derce soğuktaki bir insanın vücut ısısı aynidir.
İnsanların yaşamları için en iyi coğrafya 45 derecedeki paraleldedir, bu paraleldeki insanların sağlıkları ve uzun yaşamları bilinmektedir.
BU FARKLI YAŞAM COĞRAFYALARI FARKLI KÜLTÜRLER OLUŞTURUR, ÇÜNKÜ HER COĞRAFYANIN YAŞAM ŞARTLARI FARKLIDIR VE YAŞAM İHTİYAÇLARIDA FARKLIDIR
.
EKVATOR BÖLGESİNDE HAYAT;
Ekvator bölgesindeki güneşin baskısı insanların yaşamlarını olumsuz etkiler ve insanlar güneşin etkisinden korunmak ihtiyacını hissederler, ayrıca güneşin insana oluşturduğu bu enerji baskısına karşı koymak için daha güçlü beslenme ihtiyacı duyarlar.
Ekvatordaki insanların derileri güneşten etkilenerek siyah bir renk oluşturmuştur.
Ekvator insanları daha çabuk doğurganlık özelliğine sahiptir, güneş insanların daha çabuk olgunlaşmasını sağlar.
EKVATOR BÖLGESİNDE İNSANLAR KENDİLERİNİ GÜNEŞİN ETKİSİNDEN KORUYACAK EVLER OLUŞTURUR
.
KUTUPLARDA HAYAT;
Kutup bölgelerindeki soğuk coğrafyadaki insanlarda kendilerini soğuktan korumak için çeşitli çalışmalar yaparlar ve kutuplardaki insanlarda hayatta kalmak için daha fazla enerjiye ihtiyaç duyarlar.
Ayrıca kutup bölgelerinde güneş 22.5 derceden sonra mevsimsel olarak yazın sürekli  güneş vardır , yani güneş hiç batmaz yada hiç doğmaz, sadece ışık süzmesi oluşur.
Kutup bölgelerindeki insanların vücut renkleri siyah değildir.
Mevsimsel haraketleri en çok yaşayan insanlar kutup insanlarıdır, çünkü altı ayı karanlıkta geçmektedir , diğer altı ayında’da gece olmamaktadır, kutuplara hiçbir zaman güneş etkisini göstermez çünkü hiç bir zaman güneş ışıkları dik değildir.
KUTUPLARDA İNSANLARIN EŞİT PERİYODİK  GÜNÜ (GÜNLÜK SİRKADYEN PERİYODU) YOKTUR, YANİ İNSANLAR MEVSİMSEL OLARAK GECE VE GÜNDÜZ VAKİTLERİNİ EŞİT YAŞIYAMAZLAR,  İNSANLARIN ANATOMİK GÜNCESİ-HUMAN CİRCADİAN
KUTUPLARDAKİ İNSANLAR KENDİLERİNİ SOĞUKTAN KORUYACAK EVLER OLUŞTURUR
.
.
.
KUZEY KUTBUNDA YAZ GÜNEY KUTBUNDA KIŞ; DÜNYANIN İKİ HALİ – ISI KUTUPLAŞMASI VE MEVSİMSEL DÖNGÜ
.
.

 

.
.
SONBAHAR MEVSİMİ “Güney yarı kürede” KIŞTAN DONUK (KARLI) VE SOĞUK BİR YAŞAMDAN  DÖNÜŞTÜR;BU TARİHTEN SONRA KUZEY YARI KÜRE UYKUYA YATACAKTIR.
Sonbahar mevsimi 23 EYLÜL’DE başlar , 23 EYLÜLDE gece ve gündüz zamanları eşittir; çünkü dünyanın dönüş ekseni güneşe eşit durumdadır yani dikey durumdadır.
Bu tarihten sonra güneşin etkisi yeryüzünde yüklediği ısının varlığıyla kendisini gösterir.
.
– Önce hava sıcaklığı yüklenir; ve esintisi ısı tesiri gösterir, yani estiği yeri ısıtır.
Havanın ısısı ile açık havadaki görüş kısıtlaması görülür, yani 23 EYLÜL   öncesinde gördüğümüz uzaklıklardaki net görüntüleri göremeyiz, ÇÜNKÜ HAVADAKİ ISI GÖRÜŞ UFKUNA (BARİYER) ENGEL OLUŞTURUR.
.
– Sonra suyu yükler; sonra suda etkisini gösterir yani “sular haraket ederek birleştikleri maddeleri ısıtır” ve bu durum su ile temas eden bitkilerin yeniden mevsimsel uyanışla haraketini başlatır.
SUDAKİ CANLI HAYATIN HARAKETİNİ SAĞLAR
.
-EN SON TOPRAĞA DÜŞER YANİ ETKİSİ GÖRÜLÜR; TOPRAKTAKİ ETKİSİNİ GÖZ İLE GÖRMEK MÜMKÜNDÜR;
Cemre düştükten sonraki Dünya üzerindeki Maddeler Güneşin ısısını yüklenir. Dikkatlice bakıldığında ısının Maddelerin üzerindeki yalınımı gözlemlenir.
Bazı hallerde serap görülür; buda Dünyanın topraküstü seviyesinde bir “Manyetik Bariyer (ÖNLEYİCİ) oluşumu”nun çok rahat bir şekilde görülmesidir, bu bariyer (ÖNLEYİCİ) görüntüyü şekillendirir ve değişik bir görüntü oluşumu gürülür, aslında bu oluşumda “Manyetik Isı Yükü”nü görürüz ve arkasındaki görüntünün önünde oluştuğu için arkadaki görüntüyü engeller, yada kısmi engeller, fakat her zaman her yede görülmez, özellikle çöllerde çoğu zaman görülür, önünde bir deniz varmış gibi bir görüntü oluşturur.
.
.
“Güneşin oluşturduğu kor” ; Cemrenin kelime anlamı ‘kor halindeki ateş’tir Cemre Düşmesi güneşin “ENERJİSİNİ DÜNYAYA” yüklemesi demektir.
.
Bu yüklemelerden sonra YENİ BİR UYANIŞ, YENİ BİR HAYAT DÖNGÜSÜ BAŞLAR VE DÜNYADAKİ BÜTÜN VARLIKLAR BUNU HİSSEDER VE KENDİLERİNİ YENİ YAŞAM ŞEKLİNE UYDURURLAR..
BAZI HAYVANLAR KIŞIN YATTIĞI UYKUDAN ÇOK VARKLI FİZİKSEL YAPIYLA UYANIR;
TIRTIL VE KELEBEK BUNLARDAN BİRİDİR, bahar geldiğinde çiçekler le birlikte kelebeklerde birer canlı çiçek gibi kısa yaşamlarını oluştururlar.
KUTUP BÖLGELERİNDE AYILAR KIŞIN UYKUYA YATAR  VE BU MEVSİM GELDİĞİNDEDE UYANIRLAR.
AYRICA SICAK KANLI HAYVANLAR DEDİĞİMİZ SÜRÜNGENLERDE BU ZAMANDA UYANIRLAR VE KIŞIN UYUYMAYA BAŞLADIKLARI HAYATLARINI TEKRAR UYANARAK DEVAM ETTİRMEYE BAŞLARLAR.

Hakkında Bilim Teknoloji

Bunları da bakabilirsiniz

MİLAT; Değişim sahiplenme noktası

Tarih yazının icadı ile başlar… denmektedir… Aslında tarih rakamların kullanılmasıdır. Tarih üzerinde rakamları olmadığında sadece …

Saros jeolojisinde süregelen hayat

Saros körfezi bir yanardağ oluşumudur. Saros jeolojik yapısı köfrezden kıyıya baskı katmanları oluşumudur, bu oluşum …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Tüm hakları www.bilimteknoloji.tv ye aittir